hatt yazı en güzel uğraşılardan bir tanesidir. yan kesik kalemle güzelliğini gösteren ve size kendini sevdiren yazı dilerim ki, Allaha yazılan en güzel dostluk mektupları ve ona sunulan hayat tezi olsun...
25 Eylül 2010 Cumartesi
5 Eylül 2010 Pazar
Diyet Sırları
çoktandır aklımda paylaşmak vardı. 3 ayda 18 kilo verip ramazana girdim. diyetisyenimin koruma programı ile yara almadan ramazan bereketini idrak ettik. ramazan çoğu şeyin muhasebesini yapmak için güzel bir ay...
ben de geçen ramazandan bu ramazana değişikliğimin beslenme boyutunu muhasebe ettim. hayatın telaşesi ile hızlı yenilen öğünler, çiğnenmeden yutulan lokmalar, saati olmayan atıştırmalar, iyidir diye arada alınan belirsiz onlarca sanayi ürünü derken aynalara küs bedeni ile kavgalı bir hale gelmek tehlikesi belirmişti.
tüm bunları bir kalemde silip yeni sayfa açmak mümkün.
sabah kahvaltısı erken ve zorunlu öğün olarak yapılmalı. öğle yemeği ve akşam yemeği pişmiş sebze ağırlıklı olmalı ve 4-6 kaşık olmalı. şeker artık çaya konmamalı. tatlılar öğünlere konmamalı. yoğurt ve ayran asla yemekle beraber yenmemeli ve yarım saat sonraya bırakılmalı. pirinç, pilav, pirinç nişastalı tatlılar, mısır, mısır nişastalı ürünler, muz, çerez, karbonlu ve gazlı içecekler, "marketten hazır ..." diye başlayan ürünler yasak listesine alınmalı.
şeker düşmesi ve gece açlığı en büyük kriz... buna karşı kuru kayısı ve çiğ badem azar azar yenmeli.
gelelim işin sırrına. bol su içmeli. bol su demek 2.5 lt demek. yani neredeyse 2 tane 1.5 ltlik pet su şisesi demek. hatta marketten alıp göz önünde bunları tutup, yudum yudum içerek bitirmeli.
internet hızlı bilgi kaynağı. ama unutmamak gerekir ki, profesyonel yardım her zaman asıl olandır. tam kan sayımı ile sizin yeme alışkanlıklarınızı göz önüne koyan bir diyetisyen en doğru çözümü sunar. ben bunları buraya yazdım çünkü gençlikten orta yaşa geçerken, öğünsüz hayatımızdan geriye obez bir beden kalmasın...
2 Eylül 2010 Perşembe
tatlı ramazan
güzel ramazan hulusi bey'in ifadesi ile benim gibi kıymetbilmezlerin elinden yakayı kurtarırcasına hızla geçiyor, gidiyor... yakalamak için, Kur'anı okumaya gayret etmek, namazı daha şevkle kılmaya gayret etmek, arkadaşlarla Allah namına görüşmeye daha bir şevk duymak gerekiyor. malum cennetteki zevki ile dünyada verilmiş 3 şey: tilavet-i Kur'an, Münacat-ı Rahman ve sohbet-i ihvan derler. iş böle olunca biz de dostlarla bir araya geldik.
ramazan ikramına lezzet katsın diye REVANİ tatlısı da şöyle yapıldı:
4 yumurta
1 bardak irmik (250 gr, benim bardaklar biraz büyük sanırım, o ne öle maşrapa gibi!)
1 bardak un
1 bardak yoğurt
1 bardak sıvı yağ (tercihan zeytinyağı yada mısır yağı)
1 kabartma tozu
1 vanilin
4 küçük ve ince kabuklu portakalın rendelenmiş kabuğu
derin kapta malzeme bir araya konup iyice çırpılır. yağlanmış tepsiye dökülüp yayılır, önceden ısıtımış fırında iyice kızarana kadar pişirilir.
şerbet
4 bardak şeker
4 bardak su
1 limonun sıkılmış suyu
kaynatılır. kek biraz havalandırıldıktan sonra şerbet üzerine kepçe ile gezdirilerek dökülür. sonra balkonda güzelce soğumaya bırakılır ve bu arada fotoğrafı çekilip burada paylaşılır.
afiyet olsun...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)